Yargıtay tarafından onanması halimde kendisine siyasi yasak verilmesinin yolunu açacak olan davaya ilişkin konuşan İBB Başkanı İmamoğlu, "Olmayan bir suç üzerinden yargının mağduru durumundayım. Böyle bir dava olmaz" dedi. İmamoğlu, YSK üyelerine 'ahmak' dediği gerekçesiyle yargılanıyor.
Yüksek Seçim Kurulu üyelerine 'ahmak' dediği gerekçesiyle yargılanan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Olmayan bir suç üzerinden yargının mağduru durumundayım. Böyle bir dava olmaz" dedi.
İmamoğlu, İstanbul'da okul ziyaretinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kendisine siyasi yasak verilmesinin yolunu açacak olan davaya ilişkin açıklamalarda bulunan İmamoğlu, "Bu davanın görüşülmesi bile millet için üzülecek bir durum. Utanç verici bir durum ama ben yargıya güvenmek istiyorum inşallah en doğru kararı eninde sonunda verecektir" ifadelerini kullandı.
Demokrasi adına kötü olan bu durumdan bir an önce kurutlmak gerektiğini söyleyen İmamoğlu, "Umarım bu durumdan sıyrılır, memleketin gerçek gündemine bakar, gerçek sorunları konuşuruz" dedi.
İMAMOĞLU NEDEN YARGILANIYOR?
Ekrem İmamoğlu, ilk kez İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına seçildiği 2019 yılının kasım ayında Fransa'nın Strazburg kentinde düzenlenen Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi'ne davetli olarak katılmış ve bir konuşma yapmıştı.
O dönem Türkiye İçişleri Bakanı olarak görev yapan AKP İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, İmamoğlu için "Avrupa Parlamentosu'na gidip, Türkiye'yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek" demişti.
İmamoğlu ise Soylu'ya "31 Mart'ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa'da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır. Önce ona bir odaklansın" cevabını vermişti.
Bunun üzerine Türkiye'deki seçimleri organize eden Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) üyeleri hakarete uğradıklarını ve mağdur olduklarını belirterek İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılı suç duyurusunda bulunmuştu.
SİYASİ YASAK İSTENİYOR
Başsavcılığın hazırladığı iddianamede "kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret" suçundan İmamoğlu'nun 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk ayağında Ekrem İmamoğlu'na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasak cezası verilmişti.
Dava, son iki yıldır Türkiye'de "Temyiz Mahkemesi" olarak da kabul edilen Yargıtay'ın bir alt basamağı İstinaf Mahkemesi'nde görülmeye devam ediyor.
MURAT KURUM'LA YAPTIĞI GÖRÜŞME
İmamoğlu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'la yaptığı görüşmeye ilişkin de "İşbirliğini hızlandırma konusunda atacağımız adımlar, itfaiye, zabıta gibi önemli personel alımlarımız ki bunlarla ilgili uzun zamandır talebimiz vardı. Buna benzer konularla ilgili çok verimli 1,5 saate yakın sohbetimiz oldu" dedi.
Kurumların birbirleriyle şeffaf bir şekilde görüşmelerinin ülkede hizmetlerin aksamaması anlamına geleceğine dikkati çeken İmamoğlu, milletin en iyi hizmeti alması için aynı masada çözüm üretme konusunda kararlı oldukları söyledi.
İstanbul'un çözüme kavuşmayan ve masada duran konuları bulunduğunu dile getiren İmamoğlu, şöyle devam etti:
"Kendileri çok pozitif bir yaklaşımda bulundular. Dün tekrar her şeyi sayfa sayfa kendilerine açtık. İçinde muhtelif konular var. Kentsel dönüşümle ilgili müşterek atacağımız adımlar, ortak izinlerle hızlı yürüyeceğini bildiğimiz alanlar… Yine özellikle bu 'Özerk Çevre Kararnamesi'yle beraber, ÖÇK şeklinde bilinen Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'yle beraber bazı kısıtlarımızın oluştuğu alan... İşbirliğini hızlandırma konusunda atacağımız adımlar, itfaiye, zabıta gibi önemli personel alımlarımız ki bunlarla ilgili uzun zamandır talebimiz vardı. Buna benzer konularla ilgili çok verimli 1,5 saate yakın sohbetimiz oldu. İlgili birim sorumlularını davet etti. Bazı konuları tek tek aktardı. Bu anlayışlı ve pozitif tutumundan dolayı Sayın Kurum'a teşekkür ederim."
İmamoğlu, açık kapı diplomasisinin şart olduğunu, kendilerinin milleti temsil ettiğini ve tüm makamların millete ait olduğunu söyledi.
Ziyaretten memnun olduğunu ifade eden İmamoğlu, Kurum ile arasında yeniden bir ziyaret olasılığına ilişkin, "Olabilir tabii. Çevre Şehircilik Bakanlığıyla birçok konumuz var, başka bakanlıklarla da. Mesela aylardır Spor Bakanı'yla görüşme talebimiz var. Yani neyi konuşacağız, Avrupa Oyunları'nı konuşacağız. Neyi konuşacağız, Olimpiyat Oyunları'na adaylığımızı konuşacağız. Bir türlü toplanamıyoruz mesela. Maliye Bakanlığından istediğimiz imzalarımız var. Bunun için bir araya gelmeye gerek var mı? İsterlerse geliriz, anlatırız derdimizi. Yazılı, sözlü taleplerimiz var. Umarım her birisiyle tek tek anlayışlı bir biçimde konuşuruz" dedi.