RÖPORTAJLAR

“MEYRA&4 TENOR” İÇİN ÇALIŞMALARA NEREDEYSE BİR YIL ÖNCE BAŞLAMIŞSINIZ ?

“Meyra&4 Tenor” albümünün başlangıcı geçen sene Mayıs ayında oldu. Menajerim Alp Çağrı Günal ile birlikte, benim için artık yeni bir albüm yapılması gerektiğine karar aldık. DMC Müzik ve Samsun Demir ile görüşmelerimiz başladı bunun üzerine bu dönemlerde. Daha sonra kendisi ile iki ay içinde bir anlaşmaya vardık ve hemen akabinde de bu albüm için start verildi ama  en başta düşündüğümüz şey albüm değildi, albüm olarak yola çıkmamıştık. Az şarkı yapalım, single olsun diye düşünüyorduk ama daha sonra Samsun Bey bize o kadar güzel şarkılar getirmeye başladı ki, single düşüncesi yerini albüm fikrine bıraktı ve sevgili Samsun Demir’in prodüktörlüğünde bu albüm güzel bir yol almaya başladı.

PEKİ “4 TENOR” KISMI NASIL ÇIKTI ORTAYA ?

İlk önce bir düet meselesi çıktı ortaya, düet yapalım bu albümde dedik çünkü bu benim hayalimdi, uzun bir süredir hayalini kurduğum bir şeydi. Hep yurt dışında sopranoların tenorlarla yaptığı düetleri dinleyip acaba ben de bunun gibi düetler yapabilir miyim diye düşünüyordum. Samsun Bey’e bu fikirlerimi açıkladıktan sonra bana “tabi ki” dedi ve ilk görüşmemizi Ferhat Göçer ile yaptık.

TEPKİSİ NASIL OLDU FERHAT GÖÇER’İN ?

Kendisi bir tenor ve Türkiye’de çok sevilen bir isim. Ferhat ile yaptığımız görüşme sonrasında bu işe çok sıcak baktığını ifade etti. “Tabi ki” dedi. Onun üzerine hemen beste araştırmasına başladık. Samsun Bey çok güzel bir beste buldu, yabancı bir beste ve hemen akabinde, üzerine söz yazma çalışmalarına başladık. Açıkçası bu şarkının sözlerini yazma kısmı biraz zorluklarla geçti. 15 -16 kişi söz yazdı diyebilirim Ferhat ile olan düetimize. Benim ve Ahmet Selçuk İlkan’ın ortak çalışması ile çıkan bir söz oldu finalde. Ardından hemen stüdyo kayıtlarına geçtik ve bu çok güzel düetlerden biri böyle ortaya çıktı. 

SÖZLER KONUSUNDA ÇOK HASSAS DAVRANDINIZ DİYEBİLİRİZ YANİ ?

Evet, bu albüm için hepimiz çok titizlendik diyebilirim, ben menajerim Alp Çağrı, Samsun Bey, sevgili Özden, bütün DMC ekibinin herkesin büyük emekleri ile ortaya çıktı bu albüm. Gerçekten dört dörtlük bir şey olsun istedim. Sonradan da Burak Kut ile olan düetimiz gündeme geldi. Birgün Bulgar bir şarkı dinliyorduk. Ne kadar güzel bir şarkı dedik Samsun Bey ile. İkimiz de çok beğendik. Mutlaka bunu da ikinci bir düet olarak albüme koyalım dedik. Şarkıyı dinlerken, nedense kulağımızda Burak Kut’un sesi tınlamaya başladı. Dedik ki Burak’ın sesi ne kadar uyum sağlar bu şarkıya ve sevgili Burak ile görüşmeye başladık. Zaten ben Burak’ı çok eskiden beri tanırım. 10-12 sene öncesinden tanırım diyebilirim Burak’ı belki daha fazla. İkinci düetimiz de bu şekilde gelişti. Burak ile yaptığımız düet sonunda albümün çıkış şarkısı oldu. Bu da ayrı bir sürprizdi. 

İLK KLİBİNİZİ DE BU PARÇAYA ÇEKMİŞSİNİZ ... 

Evet, klibini de çektik. Şarkının adı “Karar Bize Ait”. Klibin yönetmenliğini Can Demir Sipahi, görüntü yönetmenliğini ise Yüksel Varol yaptı ve çok güzel bir klip çıktı ortaya. Eski Beykoz Ayakkabı Fabrikasında çekildi klip. Doku olarak mekanı çok beğendim. Çok da güzel görüntüler çıktı ortaya diyebilirim. Burak ile iyi bir ikili olduğumuzu düşünüyorum ama tabi izleyince sizler karar vereceksiniz. Güzel bir klip yaptığımızı düşünüyorum, heyacanlıyım.

ALBÜMDE MARIO FRANGOULIS DESTEĞİ DE VAR? NASIL BİR ARAYA GELDİNİZ VE BİRLİKTE ÇALIŞMA KARARI ALDINIZ?

“Meyra&4 Tenor” albümünün düetlerinden biri de Mario Frangoulis. Yunanistan’lı bir tenor. Çok güzel ve çok romantik şarkıları var. Kadife gibi bir sese sahip. Kendisi ile geçen Ağustos ayında bir düet yaptık. Ona eşlik ettim düetlerinde. O kadar iyi bir kimya yakaladık ki sahnede konser sonrası bir yemek yedik ve yemek sırasında, kendisi de bu konser ve düetlerden memnun kaldığı için, “bir gün eğer benimle düet yapmak istersen, beni araman yeterli, sana her zaman destek olmaya hazırım” dedi. Tabi ben bu sözleri duyunca çok heyecanlandım diyebilirim. Zaten kendisine büyük bir  hayranlığım var, sesini ve şarkılarını çok beğeniyorum. Konserden bir ay sonra kendisine ulaştım ve dedim ki benimle bir düet yapar mısın albümüm için. Hemen olumlu bir cevapla geri döndü, yani verdiği sözü tuttu diyebilirim. Çok kibar biri olduğunu düşünüyorum, beni kırmadı ve sözünü de unutmadı. En güzel şarkısını benimle paylaştı; “Vincero Perdero”. İlk çıkışını yaptığı şarkı bu, kendisi için böyle değerli bir parçayı benimle paylaşması onur verici birşey. Yine orjinal lisanında söyledik beraber ama kendisi daha farklı bir yorum yaptı. Bu şarkı da albümümde gururla taşıdığım şarkılardan biri. 

DÖRDÜNCÜ DÜETİNİZE HANGİ SANATÇIMIZ EŞLİK EDİYOR ? EMEĞİ GEÇEN DİĞER İSİMLERDEN DE BAHSEDELİM Mİ BİRAZ ?

Albüme en son giren düet ise Cemil Demirbakan. Yüksek Sadakat’in önceki solisti. Bu dört tenorun dışında da çok değerli isimler var albüme emeği geçen. Örneğin Sinan Akçıl’ın imzası var. Burak Kut ile olan çalışmamız “Karar Bize Ait”in aranjeleri ve sözleri Sinan Akçıl’a ait. Mustafa Ceceli’nin imzası var. Kendisini çok seviyorum ve çok değerli bir müzisyen olduğuna inanıyorum. “Vinçero Perdero”nun aranjesini Mustafa Ceceli üstlendi. Yine çok değerli bir isim olan Ozan Doğulu’nun da imzası var. Ferhat Göçer ile olan düetimizin düzenlemesini de Ozan Doğulu yaptı. 

GÖRSEL AÇIDAN DA ÖNCEKİNE ORANLA BİR HAYLİ FARKLISINIZ !

Albümün fotoğraf çalışmalarını Kerpe’de yaptık. Benim hep hayalimde deniz kenarında kayalıkların üzerinde çekilmiş fotoğraflar vardı, öyle canlandırıyordum ben kendimi ve üşenmedik, sabahın köründe ekip olarak Kerpe’ye gittik. Koray Erkaya ve ekibi çekti fotoğraflarımızı. Kayalıkların üzerinde, çok değişik açılarla farklı fotoğraflar elde ettik. Ben bu sefer görüntü olarak biraz daha farklı olmayı tercih ettim. Önceden dalgalı, uzun saçlarım vardı siz de biliyorsunuz, rengini değiştirmedim ama artık düz kullanıyorum. Makyaj tarzım da değişti. Ruhum bu sefer böyle istedi diyebilirim. Daha duru bir cilt tercihim oldu, makyajım saçım da ona göre biraz farklı oldu. Biraz da büyüdüm diyebilirim. Önceki albümüm 25–26 yaşlarımdayken çıkmıştı. Şimdi daha olgun hissediyorum kendimi, dolayısı ile bu ruhumdaki olgunluğu görüntüme de yansıtmak istedim.

AĞUSTOS AYINDA MARIO FRANGOULIS İLE TEKRAR SAHNEDESİNİZ ! BELLİ OLAN BAŞKA KONSERLERİNİZ VAR MI ?

Albümün çıkışı ile birlikte Türkiye genelinde konserlerimiz de başlayacak. Bunların içinde en net olan ise Ağustos ayında Mario Frangoulis ile olan konserlerimiz. Biri İstanbul’da, bir diğeri ise Bodrum’da. Bu konserler beni çok heyecanlandırıyor. Tekrar Mario Frangoulis ile düet yapacak olmam da beni çok heyecanlandırıyor. Sağolsun kendisi şu an da desteğini esirgemiyor konserlerinde de. Şu an tarihler net değil ama resmi web sayfam www.meyra.org’dan konser tarihlerini merak edenler takip edebilecekler. Benimle alakalı her türlü bilgiyi de oradan güncel olarak ulaşabilirler. Merak edenler, internet adresimden beni takip etsinler.